Ateş Böceği

Kapıldım bir sevdaya hayal deminde
Yepyeni bir iklime götürdü beni
Bir ateşböceğiydi kendi halinde
Uçup kondu omzuna güldürdü beni

Ne saatler ne günler aylar demedik
Birkaç günün içine yıllar bindirdik
Gönlümüzden geçeni sözsüz bildirdik
Bir bahar sarhoşuna döndürdü beni

Yıllarca gözlerinden döküp yaşını
Çatlatmış tâ kalbinde sabır taşını
Dinlenmek için gülüm aldı başını
Uzaklaştı hasreti söndürdü beni

Özlediğim dönünce yaban elinden
Her gün bir başka nağme çıktı dilinden
Gözlerimden dökülen yaşın selinden
Ufuksuz bir ummana çevirdi beni

Kahpe felek gösterdi ustalığını
Ayağıma doladı hem ayağımı
Hem de yarin elinden deldi bağrımı
Dermansız ağrılara düşürdü beni

Bir şenliğin tahtında sönünce ferim
Hey güzel bu gönlümü yıpratma dedim
Amansız darbeleri elinden yedim
Asırlık çınar gibi devirdi beni

El bağından gül deren silik bitiğin
Ve yanında gezinen usta geyiğin
Benim için kurduğu kahpe tuzağın
Şanlı kurmayı olup bekledi beni

Pek de şanlı geçişler serdi önüme
Gücenikti parladı düştü dibime
Ateşböceği olup kondu tenime
Bir parlayıp bir söndü dağladı beni

Nadi gönüllü gitti yar tuzağına
Bir ateşböceğiydi kondu omzuna
Batırdı iğnesini şah damarına
En amansız yerimden öldürdü beni