Bİz AŞkı Teğet Geçtik

hani üstad!
seninle bir şafak vakti
birlikte dağlara çıkacaktık
tabakamızda deli tütün
elimizde oltu taşı tesbih
dilimizde memleket türküleri olacaktı
ay namlusuna vuracaktı mavzerimizin
duman duman olacaktı Gevur Dağı
uzaktan ışıkları görünecekti İslahiye`nin

hani üstad
mevsim hep bahar olacaktı
dağlar çiçek açacaktı
gurbet,
Fevzipaşa Garı`nda başlayıp
Amik Ovası`nda bitecekti
Halep bir kuş uçumu yerde
aha şurada, şuracıkta olacaktı

hani üstad
biz acıyı topraktan devşirecektik
şiiri acıdan
kekik kokulu türküler söyleyecektik
Akdeniz`e bakıp
yolumuzu gözleyen
elleri kınalı
başları yazmalı kadınlar için

hani üstad
bizi özleyenler
yolumuzu gözleyenler olacaktı
anamız, avradımız, yarimiz olacaktı
bırakıp gittiğimiz
dualar edeceklerdi bize
her namazın ardından

hani üstad
köstekli saatlerimizden anlayacaktık zamanı
iftar vaktini bekleyecektik sessizce
dilimizde dua
gönlümüzde sena
bir de soframızda
yeşil soğan olacaktı

hani üstad
ay ışığı altında
ateşler yakacaktık
alevler aydınlatacaktı alınlarımızı
sonra oturup başına
bir cıgara saracaktık
ardından
öyküler anlatacaktık birbirimize
Piran`da başlayıp
Kum`da bitmeyen

hani üstad
tel örgüler olmayacaktı yüreklerimizde
sınırlar olmayacaktı
bir elimiz Kudüs`te
öteki Endülüs`te olacaktı

hani üstad
ezanlar yankılanacaktı dağlarda
saba makamında
kurtlarla kuşlarla saf tutacaktık
birlikte el açıp yalvaracaktık
ey! diyecektik, ey!
Gören, İşiten, Bilen
ey! İsteyenlere veren
al bizi götür bizi
vadettiğin yerlere

hani üstad
bir muştu gelecekti
ötenin ötesinden
siz! , denilecekti, siz!
söz verdiniz
yerine getirdiniz
hazırlanın gidiyoruz
sevgilinin katına

hani üstad
bir seyr-ü sefer kılacaktık
sevgilinin yurduna
melekler imrenecekti bize
işte! diyeceklerdi,
işte onlar!
ahdine sadık olanlar

ah üstad
biz aşkı teğet geçtik