Şairler | Şiirler

Seni Seviyorum Aşkım

Yüz yirmi sayfalık yalnızlık mıydı;
Paylaşmak istediğim.
Yoksa paylaştıklarım mı;
Yüz yirmi sayfaydı bilmiyorum!
Bir hayatı paylaşmak yetmez bana,
Sen varken kollarımda...
Nasıl bir bardak çayda
Bir şeker kaşığına yer varsa
Bu bebeğinde hayatında sadece sana yer var
Ama korkma benim hayatımdaki
Şeker hiç çözünmüyor
Yani sen sonsuza kadar karıştıracaksın hayatımı
Büyük işler yapacağız karışan dünyamda
Seni anlatmakla başlayacağım
Amel defterinden büyük defter gerektiği için...
Ama insanların anlattığı güzelliğini veya çirkinliğini değil
Onların göremediği kâdim yılların güzelliklerini anlatacağım sendeki
Nasıl ki duruşunda bir çocukçalık ardından gelen bir karmaşıklık var ya onu
Her öpüşümde senin kaçışını
Hep beni beklettiğini
Ya da karıcığım lafına karşılık kocam demeni
Sende hep güzel olan bir şeyler kalacak
Gözlerinin mutlulukta parlaması gibi
Veya adını koyamadığım yüreğimdeki çırpınış gibi
Hatta gülüşündeki ağlayış gibi
Bende hep sevgin kalacak
Kalbimin ışık görmeyen fesleğen kokulu
Titrek mum ışıklı salonunda rahatın için
Bir ufku anlatmak gibi
Her varışta yeni bir ufuk
Her ufukta yeni bir iklim gibi
Ve son durak yine aynı
Başlangıç
Başladığım da bittiğimde hep aynı noktanda olacağım
Sınırları hep bana açık bir dünyada gezmek seni anlatmak
Önemli olan başladığın noktaya falan dönmek değil
Önem arz eden varacağın noktaların zamanını bilmek
Tıpkı atomsal buluşmalardaki zamanlar gibi
Dünyanda gezerken hep yağmur ormanlarına rastladım
Benden başka ne bir ayak izi ne bir mezar vardı
En çok buna sevindim
Ne bir böcek isterim benden başka hayatında ne de bir...
Yıllarım geçiyor sensiz
Tam beş asırdır yoksun ortalarda
Hava bulutlu seni bekliyor güneşim yazım
Rüzgar esiyor soluk soluğa senden bir haber gibi
Deniz kokusu geliyor haberlerle
İçime işleyen ne deniz kokusu ne haberler
İçime işlemiş olan sensin
Fırtına yaklaşıyor gibi
Yol alma zamanı geldi artık
Yeni bir seyrü sefere doğru
Bininci turu tamamlamam gerek artık...
Bu acelemi senin ateşlediğini biliyorum
Bu seferden sonra ortaya çıkacağını da...
Yüzüme cennetten gelen bir sonbahar çarpıyor
Ağaçların yapraklarından damlarken aşkım
Bir menekşe nasıl oluyor da yetişiyor buzulda
Diye sormak geliyor içimden
Ama senle imkansızlıklar yok
O kadar farklılıklar var dünyalarda
Sonsuz farklılıklar ağaçların farkı
Toprağın kokusundaki farklılık
Gök yüzündeki renklerin farklılığı
Ve salak insanlar farklılıkların doğurduğu güzellikler yerine
Benzerlikleri arıyor
Ben seni farklı olduğundan seviyorum
Bana öğrettiklerin için
Benimle kavga edişini özledim
Seni özledim aslında kavga bahanem
Bana usulca tokat atmanı
Dudaklarımın dudaklarında canlanışını
Farklı yanlarımız sevmemi sağlıyor seni
Disipline sokulmuş bir hayat gibi seninle adımlarım
Ne de olsa ben senin dünyandayım
Sen de benim dünyamda
İçime soluduğum hava ta derinlerine iniyor vücudumun
Hep bir şeyleri yokluyor
Anılarımı veya senden gizlediğim yanlarımı
Gözlerin gibi işliyor içime
Benim öksürüp içimdekileri almak gibi
Ama istediğin her şeyi kolayca veriyorum sana
Ne bir patika var
Ne de bir iz hep bildiğim şekilde senin sürüklediğin gibi
Gidiyorum farkındasın
Bunu da biliyorum
Neden hiç geceler yok
Zaman dolmayı bekleyen bir havuz gibi
Sesler dalgalanan bir deniz
Ve renkler bir bütün beyaz
Göz kamaştırıcı her şey buluşması gibi
Dalgaların güneşle
Bu sefer daha bir sıcak oldu gittiğim taraf
Aydınlanır gibi oldu seman
Bir girdap gibisin her şeyi alan
Ama sadece beni teslim etmeyen
Bende teslim etmeni istemiyorum zaten
Dünyadaki taşlar kadar çeşitli güzellikler var sende
Yakamoz düşmesi gibi
Güneşin yüzünde parlayışı
Veya güneşle yarışan bir tavrın var
Ama kazanan hep sensin
Sıcaklık olsun
Parlayışların olsun
Evet şimdi anladım dünyanda neden gece olmadığını
Çünkü güneş aydınlatırken
Ancak bazı yerlere ışığının kolu ulaşıyor
Ama sen batmayan bir parlamayla gelmişsin
Kâdim yıllardan bu yana
Her ufka o kadar parlak renkler gönderiyorsun ki
Hiç bitmeden tekrar seni buluyorlar
Ve güneşten daha bir sıcak
Bir tek bana...
Sen yer yüzünün bitmez güzelliklerinde
Evrenin özünde olansın
Sen benim için güzelsin
Benzerlikleri arayan salaklar için değil...
Önemli olan senin dünyanda
Farklı imgelerde benim kurallarımın
Kokusunun hissedilmesidir
Buluşmaktır hayat
Hep bir noktada buluşmak gerekir
Bizim yaptığımız gibi
Farklı konumlardan bir noktaya hareket edip buluşmak
Aynı noktada isen buluşamazsın
Ve bizim buluşmaya gelirken öğrendiklerimizi öğrenemeyecek olanlar
Hayatlarına yazık olanlar
Bir başkadır sevmek seni
Sanki her sevmede bir nehirden geçerken
Bin tane suyu saymak gibi
Bir tane beyaz çimen yetiştirmek gibi
Hem imkansız hem sonsuz ve benden başkasının başaramayacağı
Daha üç adım yol aldım kalkalı
Şuradaki ağaçlardan biri olmak isterdim
Ve tam karşımda seninde olmanı
Sonsuza kadar yaşamak isterdim seninle
El ele sarmaş dolaş...
Seni anlatırken sessizliğime yenik düşüyorum
Sessizlik seni daha çok anlatıyor
Çünkü sonsuz bir yol gibi uzadıkça uzuyor...
Bir okyanussun veya bir kumsal
Ama aynı kalan bir şeylerin var
İnsanın yorgunluğunu alan
Sesin var uzaklaşan
Uzaklaştıkça daha bir haykıran
Gözlerin var insanı delip geçen
İnsanın içini okuyan bakışların
Duruşun yeter bütün zorlukları yıldırmaya
Ve bir sonsuzluğa çıkan iç dünyan
Sen varsın durmadan insanı bağımlı yapan kendine
Minik bir kalemle başlamıştım seni anlatmaya
Minicik ellerini minik öpücüklerini
Minik bir minderde bana bakmanı
Minik olan her şeyindeki yüceliğini
Sen minik bir sonsuzluk diyarısın
Benim canımdan sarıldığım
Kollarımı beline sardığım
Elini büyük bir güvenle kavradığım
Ters düz olsun isterse her şey
İstasyona gelirken devrilen bir tren gibi
Kokun geliyor uzaktan deniz kokusu gibi
Dondurucu soğukta güneşten gelen rüzgar gibi
Sen hep zorluklarda yardımcı bir ilah gibisin
Uzayan geceler var artık yakınlarda
Bir ateş etrafında oturmak
Ve seninle paylaşılacak konular
Senin desteğine ihtiyaç duyacak kadar zorluklar
Ve oturup öpüşmek için deri koltuklar
Saçlarını okşamam gerek
Dudaklarını tatmam gerek
Bana senin bir güzel lafın gerek
Her şey bir şeylere ihtiyaç duyarken bana sen gerek
Tıpkı yıldızları görmek için bol miktar karanlık gerekse
Sabretmek gerek ve azmetmek bulmacayı bilmek gerek
Sen ılık iklimlerin sıcak pembesi
Sen sonsuzlukların bir üçgeni
Ben iç teğet çemberi
Sana üç noktada dokunuyorum
Ama teğetler birleşmeye başlamış
Ne bir çemberim ne de üçgen
Az zamanım kaldı farkındayım
Turumu bitirmeme
Ve tek bir üçgen olmamıza
Bir daha ayrılması imkansız
Ayrılırken ikimizin de sonu olan bir duruma gelmeye
Ne kadar güzellikler var sende
Rengârenk bir dünya
Pembeyle mavi karışmış
Bal köpüğü almış çimenleri
Ve sen geliyorsun aklıma
Teninin anlatılmaz rengi
Konuşmalarının bitmez tatlılığı
Sürükleyici bir serüven gibisin
Adrenalin yüklü
Ama sen bir tanesin
Sen en sevdiğim yanımsın
Bakmaya kıyamadığım
Öpmeye, sevmeye doyamadığım
Bir kötülüğünü bulamadığım
En sevdiğim dertsin başımdaki
Sen unutulmaz yaşanılası bir biçimsin dünyamda
Yazmaya yenik düşen ellerime her defasında güç katan
Hayal dünyamın içinde zaman zaman değil her an rastlanan
Beynimin her fonksiyonunda uzun uzun canlanan
Bir ok gibi fısıltılarla yaklaşan...
Seni anlatmak mümkün değil
Ne anlatılacak yönün var
Ne de katlanılacak bir nazın var
Sen en uyumlu olansın çünkü
Belki de seni anlatan tek kelime tek cümle
Seni Seviyorum olsa gerek
Anlattıkça anlatılan
Her anlatmaya başladığımda seni başka ufuklara gidiyordum
Ama şimdi istediğim noktaya varıyorum
Bir üçgen olarak yolculuğum bitti
Üç işte her formun gizlendiği
Sendeki bütün güzelliğin saklı olduğu
Birincisi sensin
İkincisi ben
Üçüncüsü......
Sen saçlarını toplamayı unut
Daha bir yakışıyor sana
Sen ne olur her şeyi unut aşkım
Bir ben kalıyım benim yaptığım gibi
Seni ne kadar sevdiğimi söylemek geldi içimden
Ve yolculuğumu bitirirken
Dünyadaki bugüne kadar çürümüş olan
Ve ilerde çürüyecek olan yaprakların sayısı kadar
Seni Seviyorum Karıcığım
Seni Seviyorum Aşkım
Seni Seviyorum Bebeğim
Seni Seviyorum Bir tanem
Seni Seviyorum Canım...

Ümit Kalender

 

Ümit Kalender şiirleri

 

Populer Şairler